Index  AMATÖR SÖZ YAZARLARI AMATÖR SÖZ YAZARLARI |
| Murat Demir ( 1 ) |
|
|
|
| Yazar Administrator | |
| Çarşamba, 20 Haziran 2007 | |
Şaşırmış Olmalı Felek Şaşırmış Bu nasıl düzendir nasıl intizam Başından sonuna bozulmuş nizam Kime sorsam diyor tutmuyor hizam Şaşırmış olmalı felek şaşırmış Adım dün ali’ydi şimdi Susali Harap bir sevdanın oldum timsali Sürüyü kaybetmiş çoban misali Şaşırmış olmalı felek şaşırmış Yaşayan ölüye dönmüşüm, hala Dönüpte bakmıyor bu kırık dala Beni bensiz yaptı hep ala ala Şaşırmış olmalı felek şaşırmış Diyardan diyara serdirdi postu Ecdattan ecdada vurdurdu dostu Geçen günlerimin hepsi kaostu Şaşırmış olmalı felek şaşırmış İçimden gelmiyor gülmek, güldürmek Dünyanın kuralı olmuş öldürmek İşi, bir canımı bine böldürmek Şaşırmış olmalı felek şaşırmış Hayat çizgisinden çıkardı dünden Gülümü, gönlümü aldı ömrümden Verdi ne var ne yok en kötüsünden Şaşırmış olmalı felek şaşırmış Dökülsem yerlere can serpe serpe İçimde ki çocuk daha çok körpe Nasıl vereyim ki kıyıpta ipe Şaşırmış olmalı felek şaşırmış! Kurtların Elinden Aldığım Kuzu Çiçek çiçek iken dünyamın yüzü Kedersiz ömrümün bayırı düzü Kurtların elinden aldığım kuzu Beni bir ovada taşa çevirdi Aratmadım bir gün Fas'ı , Yemen'i Başına taç ettim gülü, çemeni Zaman sonra, bir de baktım o beni Kaynar kazanlarda aşa çevirdi Büyüttüm, besledim birlikte gezdim Ne yapsa gülerdim, demezdim bezdim İlkbahardan başka mevsim bilmezdim O beni zalimce kışa çevirdi Gönlümün deseni kadifedendi Abdaldım, adıma hep deli dendi Saflığım yüzünden, tek onun fendi Gülen gözlerimi yaşa çevirdi Yaşasın gönlünce derken gününü Unutmuş olamaz sandım dününü Yazık ki, oynayıp tüm oyununu Beni iki çatık kaşa çevirdi Çare diye hep dert oldu soruna Anlamadım, giden neydi zoruna Neden bilmem, düşürerek toruna Beni yaralanmış kuşa çevirdi Çalmasına rağmen benim şarkımı Bakıp ta görmedi elden farkımı Emeli uğruna gönül çarkımı O günden bu güne boşa çevirdi Bir çırak misali elinden geçtim Rüzgarı ekmeden poyrazı biçtim Bal diye zehrini verdikçe içtim Zulmü yüreğimi tuşa çevirdi Derdimin üstüne dertler ekleyen Zavallı kalbimi yapıp tekleyen Kökünden kurumuş balta bekleyen Beni bir ormanda huşa çevirdi Ondan çektiklerim değil desise Olmadı bir türlü ne yaptım ise İdam kararımı sunup meclise Beni bir kesilmiş başa çevirdi Lanet Olsun Bana acı vermek ise niyetin Başı yere batsın böyle diyetin Buymuş demek senin aidiyetin Lanet olsun senin aşkına lanet Koydun beni sevda denen mahpusta Ağlattın yıllarca dumanda, pusta Belli ki bu işte olmuşsun usta Lanet olsun senin aşkına lanet Ben gülüm dedikçe sen oldun diken Toz ettin şu beni koca dev iken Viraneye döndü yuvam ev iken Lanet olsun senin aşkına lanet Perişan eğledin beni sonunda Sonu geldi işte bu oyununda Bozukluk var imiş gönül ununda Lanet olsun senin aşkına lanet Sana ne yaptım ki sevmekten başka İhanet eğledin sen böyle aşka Uğrunda öldüğüm hain zelişka Lanet olsun senin aşkına lanet! Bıktım Mavi gökyüzünün altında ki sen Nedir çektiklerim nedir bu senden Akşamdan sabaha bitmek bilmeyen Bıktım sensiz geçen şu gecelerden Ayın şavkı desem sensiz o’da yok Durup beklemekten başka yol da yok Bende ki karanlık hiçbir kulda yok Bıktım sensiz geçen şu gecelerden Ömrümün zarında şeş çok düşeş yok Geçti kuşluk vaktim hala güneş yok Gözlerime bakıp sarılan eş yok Bıktım sensiz geçen şu gecelerden Bir bir dökülürken ömrümden bir bir Günlerimi dünden ezer silindir Gel o yelkenleri gel artık indir Bıktım sensiz geçen şu gecelerden Ayın şavkı desem sensiz o’da yok Seni beklemekten başka yol da yok Bende ki karanlık hiçbir kulda yok Bıktım sensiz geçen şu gecelerden Ömrümün zarında dübeş yok şeş yok Geçti kuşluk vaktim hala güneş yok Yanımda sarılıp öpecek eş yok Bıktım sensiz geçen şu gecelerden! Dilerim Gözlerine baka baka Yapma diye etme diye Az mı yalvardım ben sana Yanımda kal gitme diye Anlatamadım mı acaba Gösteremedim mi hiç çaba Demedim mi yoksa bir gün Söyle Günaydın canım, ya da merhaba Anlaşıldı ki bir tanem Biz bu işi bilemedik Sevişmeyi, sevilmeyi Beceremedik, beceremedik Vazgeçtim, vazgeçtim Değil seni sevmekten Senden vazgeçtim Vazgeçtim, vazgeçtim Değil seni özlemekten Senden vazgeçtim Dilerim gittiğin yerde Beni anıp, aramazsın Dilerim düştükçe derde Pişman olup, ağlamazsın Dilerim gittiğin yerde Ateşini kül etmezsin Dilerim düşüp namerde Gözyaşını sel etmezsin Dilerim! Ağlasın Gönül Aşkı bana gurbet eden sevgilim Sayende lal oldu konuşan dilim Bozdu düzenimin çarkını ilim Yağlayabilirse yağlasın gönül Umut kalmadı ki dönüp bakıla Derdin hangi biri akla takıla Şimdi garip garip yana yakıla Ağlayabilirse ağlasın gönül Gül benzim solmaktan kaldı kuruca Bir türlü sularım akmaz duruca Kopmuş iplerimi şimdi uç uca Bağlayabilirse bağlasın gönül Hasret kilimini ördük dil ile Ömrümüz tükendi yaz boz sil ile Kaderin gözünü kızgın mil ile Dağlayabilirse dağlasın gönül İnmiyor sırtımdan azap yorganı Arttıkça artıyor kederi gamı Zaman sus pus etti yürek dalgamı Çağlayabilirse çağlasın gönül Ben Gülmeyi Neyleyim ki Duman ise sağım, solum Tutmuyorsa elim, kolum Kapanmışsa gönül yolum Ben sevmeyi neyleyim ki Devrilmezdim devirdiler Dert bilmezdim dert verdiler Yar yolundan çevirdiler Ben gülmeyi neyleyim ki Hasret isem yanağına El olmuşsam dudağına Gül açmayan gül bağına Ben girmeyi neyleyim ki Ağlamazdım ağlattılar Tutulmazdım ağ attılar Sorgusuzca bağlattılar Ben bilmeyi neyleyim ki Almışlarsa can taşımı Gönlümde ki aşk aşımı Bir mendille gözyaşımı Ben silmeyi neyleyim ki Eğilmezdim eğdirdiler Başım yere deydirdiler Bir gömlek ki giydirdiler Ben ilmeği neyleyim ki Billah Geç Kaldın Neye yarar silsen gözyaşları mı Arkası okyanus olduktan sonra Neyleyim o tatlı bakışlarını Benim çile küpüm dolduktan sonra Ne yapsam ne etsem sana ne desem Geç kaldın sevdiğim vallah geç kaldın Ne kaldı ki artık neyi söylesem Geç kaldın bir tanem billah geç kaldın Neye yarar gelip tutsan elimden Yüreğime acın vurduktan sonra Düşmesem ne olur tatlı dilinden Damarımda kanım durduktan sonra Ne yapsam ne desem bilmem ki sana Geç kaldın sevdiğim vallah geç kaldın Bunca yıldan sonra dönmekte bana Geç kaldın bir tanem billah geç kaldın Sen Yüz yüze söylenecek Söz mü bıraktın bende Sevmek için görecek Göz mü bıraktın bende Sen nasıl cananmışsın Sen nasıl bir canmışsın Perişan ettin beni Sen nasıl insanmışsın Beraber yürünecek Yol mu bıraktın bende Tutup ta sarılacak Kol mu bıraktın bende Bak anlarsın bak bana Bak anlarsın yanmama Bu nasıl bir sevdaymış Baksana ağlamama Ellerden saklanacak Sır mı bıraktın bende Koparıp koklanacak Gül mü bıraktın bende Ak ettin saçımı sen Akıttın yaşımı sen Ne düşmanım ne dostum Sen yaktın başımı sen Ben Sana Aşığım İçimde dermanım dışımda nurum Bahçemde çiçeğim bağımda gülüm Şerefim, gururum, zevkim, onurum Ben sana mecburum sen değilmisin Güneşim, yıldızım, mehtabım, ayım Bulutum, yağmurum, şekerim, çayım Hayatta ki hayım, mutluluk payım Ben sana hasretim sen değilmisin Yarınım, umudum, elim, ayağım Sıcağım, soğuğum, yolum, durağım İlkimden sonuma tek sığınağım Ben sana aşığım sen değilmisin Bu Günlerde Üzgünüm Bu günlerde üzgünüm bu günlerde nedense Derdim kalbini yakar derdim sence bilinse Bulunmazsa önümde sıra sıra engeller Hemen sana gelirim hemen sana gelinse Bilsen neler düşünür bilsen neler bu kalbim Neden böyle çaresiz neden avare kaldım Soruyorum kendime soruyorum sustukça Bu çaresiz sevdayla neden sana bağlandım Geceler boş geçiyor, uyuyamam çoğu kez Bu dermansız dertlerim sanıyorum hiç bitmez Kahrolası dünya da kahrolası bu yer de Seni sevip doymaya belki de ömrüm yetmez Ne Olur Hasret içindeyim intizarım var Sana demiyorum gel yaramı sar Yeter ki gönlüne aşılmaz duvar Beni öldürmeden örme ne olur Gücenmem, kırılmam ne yaparsan yap Artsa da fark etmez dertlerim kat kat Kayadan kayaya istersen tut at Ellerinle ele verme ne olur Biçare olsam da naçar kalsam da Birer birer saçlarımı yolsam da Razıyım her şeye her gün yansam da Senden uzaklara sürme ne olur Havan havam olsun, nefes alayım İzin ver; kapında kölen olayım Hiç olmazsa beni say ki sılayım Sılayı terk edip gitme ne olur Sahipsiz bir bağı dağa çevirip Ulu çınar gibi kökten devirip Sakın başkasına bir umut verip Beni Per perişan etme ne olur Seven yüreğimin dinle sesini Neden diye sormam, anma ismimi İstiyorsan eğer kes nefesimi Elinin tersiyle itme ne olur Toprağın olmuşum al,işle, kullan Bağ bahçe içinde allanıp pullan Bir değil bağrıma zevkle her zaman Basıp çiğnemeden geçme ne olur Bu garip sevdamın hatırı için Canımı alsan da hiç sormam niçin Bir bilsen yüreğim yanar ne biçim Başka pınarlardan içme ne olur Yaktı Bu Gece Yanıyor yüreğim acım canımda Arıyor gözlerim yoksun yanımda Kumunu kavuran çöl sıcağında Hasretin içimi yaktı bu gece Odam kapkaranlık tan ağarmıyor Aşk bağım kurumuş sevdam yağmıyor Kurağında kaldım kalbim ağlıyor Gözyaşım sel oldu aktı bu gece Pencerem perdesiz yatağım sensiz Geçer gençlik çağım geçer nedensin Garibin biriyim kimsiz kimsesiz Yokluğun hanemi yıktı bu gece Kapanıp kalmışım damın darında Zevk sefanın değil derdin barında Gel gör beni gel gör harın harında Ateşim beynime çıktı bu gece Figanım kaybolur kendi arşımda El gelip oynuyor sanki karşımda Sensizliğim beni gönül çarşımda Şarabın peşine taktı bu gece Sardı sürüklüyor kederin seli Ayazladı beni sevdanın yeli Uzanıp tutmuyor aşkımın eli Kılıcım kalkanım düştü bu gece Kadehler misali doldum boşaldım Bir iki demeden aldım da aldım Yanımda ne varsa hep sensin sandım Hayalim boyumu aştı bu gece Varımı yoğumu kırdım dağıttım Yatağı yorganı kapıya attım Seni düşündükçe saptım sapıttım Sinirim stresim taştı bu gece Alacağım Var Bu aşkı burada bitti sansan da Bir mendil misali tutup atsan da Kolay kolay ölmem,çekip vursan da Daha senden çok şey alacağım var Mehtabım dediğim gözden yanaktan Bal kaymak bildiğim dilden dudaktan Bırakıp ta giden,elden ayaktan Daha senden çok şey alacağım var Ölümüne seven bakışlarımı Ateşler içinde yakışlarını Sayende dökülen göz yaşlarımı Daha senden çok şey alacağım var Seni tanımadan önceki beni Çekip ellerimden aldığın seni Hele sensizlikten olmadan deli Daha senden çok şey alacağım var Artık Sana Doğru Akmayacağım Bilmem ne katmışlar senin özüne Eyvallahım olmaz artık sözüne Bundan sonra bil ki değil yüzüne Boş kapına bile bakmayacağım Telef ettin beni gönül katımdan Binmişken düşürdün sevda atımdan Değil seni sevmek, en saf altından Taç olsan başıma takmayacağım Canım yüreğine can demiş idi Bu senin kaçıncı terk edişindi Diz çöküp amanla köleler gibi Yalvarsan karşına çıkmayacağım Umurumda değil aşk ile canla İstediğin yere düş damla damla İçimde çağlayan sevgi suyumla Artık sana doğru akmayacağım Kalsın kurağında zavallı Murat Sende neyim varsa kaldır çöpe at Kazanlar üstünde olsan da sırat Basıp üzerinden Geçmeyeceğim Vursaydın Ben Ne Derdim ki Kesmeden şu nefesimi Yıkmadan can kafesimi Figana dönen sesimi Duysaydın ben ne derdim ki Ayrılmadan hep yanımda Kan olsaydın damarımda Bülbül gibi dallarımda Kalsaydın ben ne derdim ki Kurutmadan gül bağımı Söndürmeden ocağımı Bir kenara yatağımı Açsaydın ben ne derdim ki Umudumdun sen umudum İsteseydin kul olurdum Aşkımızı yudum yudum İçseydin ben ne derdim ki Bağlamadan ellerimi Kör etmeden gözlerimi Terk etmeden,benden seni Alsaydın ben ne derdim ki Bırakmadan tek başımla Kan deryası gözyaşımla Ucuzundan tek kurşunla Vursaydın ben ne derdim ki Ne Diye Varsın Ne açlığın ne tokluğun Ne azlığın ne çokluğun Belli değil varın yoğun Ne diye varsın, sen nasıl yarsın? Hiçlikten başka neye yararsın? Ne sevmekten anlıyorsun Ne sevene can diyorsun Sıkıştın mı gidiyorsun Sen nasıl yarsın, ne diye varsın? Kaçmaktan başka neye yararsın? Ne karanlık ne ışıksın Ne dağınık ne de şıksın Ağlatmaya alışıksın Sen nasıl yarsın, ne diye varsın? Üzmekten başka neye yararsın? Ne derdime derman oldun Ne sevindin ne kahroldun Yüreğime vurdun durdun Sen nasıl yarsın, ne diye varsın? Vurmaktan başka neye yararsın? Ne beyazsın ne karasın Ne beynimde fırtınasın Yapan değil hep kıransın Ne diye varsın, sen nasıl yarsın? Kırmaktan başka neye yararsın? Sen O Zaman Göreceksin Neye yarar şimdi gelsen Kıymetimi bilmeyen sen Hele bitsin kimin kimsen Sen o zaman göreceksin Kaçtın gittin eyvallah sız Yaktın beni be Allahsız Düştüğünde, ahlı, ahsız Sen o zaman göreceksin Beni her gün hep kahreden Doğduğuma pişman eden Çöktüğünde sende birden Sen o zaman göreceksin Sırıtınca ak saçların Asılınca saçakların Tutmayınca bacakların Sen o zaman göreceksin Yıkılınca kalp duvarın Tükenince mülkün varın Çoğaldıkça acıların Sen o zaman göreceksin Kaybedipte savaşını Eğdiğinde dik başını Şimdi değil gözyaşını Sen o zaman göreceksin Vurduğunda birden bine Her türlü dert taş kalbine Döndüğünde sahibine Sen o zaman göreceksin Değmezmişsin Halbuki Dağıtsam ortalığı isyan edipte sana Sanmam ki fayda eder sanmam ki anlamana Dönüpte baktığımda geçen bunca zamana Senin için kendime yazık etmişim yazık Masamda boş kadehin pişmanmış diyor sanki Ölsen de dönüp bakmam, bensiz o kadar yan ki Bundan sonra aklıma zor gelirsin inan ki Senin için ben bana yazık etmişim yazık Gücün varsa gel de gör işte bitmiş eserin Başımda yalnızlığım esiyor serin serin Zavallı yüreğimde sanma ki kaldı yerin Senin için canıma yazık etmişim yazık Çıksan da yollarıma artık seni tanımam Güzelliğine kanıp aşkınla asla yanmam Değil yüzüne bakmak adını bile anmam Senin için ömrüme yazık etmişim yazık Değmezmişsin halbuki değmezmişsin sevmeye Değmezmişsin bu aşkın kilimini örmeye Değmezmişsin önüne bedenimi sermeye Senin için aşkıma yazık etmişim yazık Sevdalı Gönlümün Kızıl Güneşi Sevdalı gönlümün kızıl güneşi Batmaz sanıyordun batıyor işte Özlemin içimde derdimi derde Katmaz sanıyordun katıyor işte Çiçekler misali açan ben yetim Dünkü mutluluğum dünkü şehvetim İflas eşiğinde sevda servetim Yatmaz sanıyordun yatıyor işte Yokluğunda yanıp çırpınan canım Duracak sandığım yolunda kanım Bir saniye bile sensiz sol yanım Atmaz sanıyordun atıyor işte Zevk ile neşeyle unutup dünü Bir aşkın uğruna verip ömrünü Yaşarken bir anda ayrılık günü Çatmaz sanıyordun çatıyor işte Yansam Ne Yazar Düşmüşsem içine bir ayrılığın Hasret ki, kalbimde olmuşsa yığın Canı cehenneme böyle sağlığın Onsuz şu dünyada yansam ne yazar Gözlerimin yaşı sel olmuş iken Her an yüreğime batarsa diken Şu zavallı bende dertse biriken Onsuz onu her gün ansam ne yazar O gurbet ellerde ben hayalinde Gezip dolanırken resimlerinde Düşüp kalacaksam bir meçhul inde Onsuz onu canım sansam ne yazar Yalana dolana sevdadan yana Aldanan hep bensem inat cihana Bir daha bir daha diyerek cana Onsuz onu duyup kansam ne yazar Gözümün İçi Bana öyle bakma gözlerini yum O’ki aramızda bozuldu uyum Şimdi ellerinde işte kördüğüm Çöz çözebilirsen gözümün içi Güneş günlerime yüzünü astı Feleğin sevdama arttıkça kastı Dünyama zifiri karanlık bastı Gez gezebilirsen gözümün içi Şimdi ne haldeyim başka yerlerde İnanmadan ele ne deseler de Yüreğin var ise murada erde Sez sezebilirsen gözümün içi Bulup ta bir daha beni kahredip Taksanda dur demem boğazıma ip Özümü, sözümü toz toprak edip Ez ezebilirsen gözümün içi Yaralı gönlümle çıktım hanından İstesen de artık geçmem yanından Şimdi benden değil kendi canından Bez bezebilirsen gözümün içi! Görmedin Göremedin Of dedim aman dedim Derdim çok yaman dedim Geçmiyor zaman dedim Gelmedin gelemedin Kulak verip sözüme Su serperek özüme Şu sararan yüzüme Gülmedin gülemedin Aşkına oldum nimet Yalvardım merhamet et Yinede kadir kıymet Bilmedin bilemedin Dardayım dedim ulaş Ulaş ki gidiyor baş Gözümden bir damla yaş Silmedin silemedin Ayrı kaldım yapımdan Derde derman hapımdan Bir kez olsun kapımdan Girmedin giremedin Hasretinle yandıkça Feryat ettim andıkça Öldüm sana kandıkça Görmedin göremedin Oldum ya sana aşık Aklım fena karışık Bir gün hücreme ışık Vermedin veremedin
Bu mail adresi spam botlara karşı korumalıdır, görebilmek için Javascript açık olmalıdır
Bu şiirlerin her türlü telif hakkı şairin kendisine veya temsilcilerine aittir. |
|
| Son Güncelleme ( Cuma, 06 Haziran 2008 ) |
