Besteciler.org 2006-2016
Anasayfa arrow AdanZye arrow Index arrow AMATÖR SÖZ YAZARLARI arrow AMATÖR SÖZ YAZARLARI   
Perşembe, 18 Nisan 2024
Anasayfa
AdanZye
Besteciler
Söz Yazarları
Amatör Söz Yazarları
Bestelenmiş Sözler
Video Paylaşım
Şairler & Şiirleri
Yılmaz Tatlıses
Erdal Erdoğan
Site İçi Arama
Super.Besteciler.org
Besteciler 2017
besteciler6

bestecilerlogo01.jpg

HEPSI |0-9 |A |B |C |Ç |D |E |F |G |Ğ |H |I |İ |J |K |L |M |N |O |Ö |P |R |S |Ş |T |U |Ü |V |Y |Z

Index arrow AMATÖR SÖZ YAZARLARI arrow AMATÖR SÖZ YAZARLARI

Recep Koç PDF Yazdır E-posta
Yazar Administrator   
Çarşamba, 20 Haziran 2007

Sample Image

 

Gülmedik Zaten

taşların içinde sevgi aradık
hisli sevdalara düşmedik zaten
gözlerde olmayan rengi aradık
aşkı hiç bir göz de görmedik zaten

diyardan diyara göçerek çöktük
gözümüzden yaşı severek döktük
kalbimizden aşkı keserek söktük
naaş'ına bir kefen biçmedik zaten

kalk gönlüm gidelim topla maziyi
eski aşk satan yok unut sevgiyi
akşam oldu yine söyle ninniyi
rüyamızda bile sevmedik zaten

güller zakkum olmuş zehir kusuyor
sevmek unutulmuş aşk küfleniyor
yağmurlar kan olmuş aşka ağlıyor
biz de halinize gülmedik zaten

Kin Duvarı

nasılsın diyorsun yıllardan sonra
giderken nasıldım bildiğin gibi
kimseyi sevmedim aşkından sonra
hayat sende kaldı gördüğün gibi

limanından uzak fırtınadasın
baharsız ağacın son yaprağısın
sev deme yeniden sen ağlatırsın
bırakıp giderken yaptığın gibi

sustur gözlerini çekil kalbimden
ne istiyorsun ki kalan ömrümden
nefret ettim artık senden kendimden
şimdi sen verem ol ettiğin gibi

adını yazdırma mezar taşına
bir anı bırakma Allah aşkına
adını kazıdım kin duvarına
ben sevemem artık sevdiğin gibi

söndüm sevgilere bir sana közdüm
daldım kadehlere maziye yüzdüm
gelmedin bir kere ben seni çözdüm
defol git vefasız geldiğin gibi

Sesim Gözyaşı

umurumda mı ki geçen mevsimler
sensiz yıllarımda mevsim gözyaşı
aşkının mirası sarı mektuplar
her okuduğumda halim gözyaşı

tutunamıyorum sensiz hayata
tuzlu denizler var yanaklarımda
aşkla tanıdığım darağacında
gel diyorum sana sesim gözyaşı

Yavaş Yavaş Küserken

yavaş yavaş küserken bu hayata
gülmem için dostlar neşe bulmaz ki
elim veda ederken bu hayata
dönmem için ağlayanım çıkmaz ki

gülmeyen gözlerim sessizce çağlar
bahtımı seyreden her gönül ağlar
her gece gözümden yıldızlar kayar
ölmeyi dilerim kabul olmaz ki

son kez bakıyorum kara bahtıma
dünyanın kahrını attım omzuma
tek ben yürüyorum bu uçuruma
düşsem de arkamdan mazim tutmaz ki

Ağlaya Ağlaya Yazdım Şarkını

böyle yaşanmaz gönlüm unutmalısın
vazgeç bu rüyadan uyanmalısın
ağlayıp kahretme mutludur belki
sende gönlüm böyle avunmalısın

unut dedin de sen sen unuttun mu
yıllardır yalnızsın bir aşk buldun mu
bekleme boş yere dönecek diye
o çoktan evlendi sen unuttun mu

nasıl yaktı beni mazi yangını
ilk kez böyle içli andım adını
dalıp dalıp gittim senli günlere
ağlaya ağlaya yazdım şarkını

Yeter Bu Kadar

ateşler içinde yanıyor kalbim
dağlama ateşi yeter bu kadar
mutlu günlerini arıyor kalbim
ağlatma gözleri yeter bu kadar

sevdi gönlüm seni bak sen ne yaptın
sen taptığım aşkım benim canımdın
baş koydum aşkına sen ilmek taktın
gerdirme ipleri yeter bu kadar

farkı yok sevginin can alan çığdan
farkı yok sözlerin sokan yılandan
farkı yok halimin içen sarhoştan
güldürme elleri yeter bu kadar

dönmen imkansızsa bir haber gönder
çektirdiğin aşka artık bir son ver
ya bana bir hançer ya bir gül gönder
yaşatma düşleri yeter bu kadar

Tutuklandı Yağmurumuz

tutuklandı yağmurumuz
şebnemler düştü kandan
beyaz lalelere
sırlandı sancılarımız

büküldü dudaklarımız

sustu saçaklarda kırlangıçlar
yoldu dallar çiçeklerini

usulca kaybettik birbirimizin gölgesini
gözlerimizin çıkmazında
kehribarsı hicran sokuldu sarmaşıklara
hüsrandan bir buhran bıraktılar baharımıza
güzden bir fırçayla boyadılar yüzümüzü
ayazlı harfler öğrettiler
kara çaldılar aynamıza
kervansız başladı gözlerimizde göç günleri

kara yazmalı gelin çehresine bürünmüş
aylı bir gecede
kutladı ateş kendi dilinde aşkı
salıncağında arsız rüzgarları salladı
ağlamaya yetti gücüm
neydi suçumuz
neden tutuklandı yağmurumuz

Anladım ki Aşkın Kızıl Bir Dünya

anladım ki aşkın kızıl bir dünya
kandan gözyaşları bırakıp gittin
anladım ki sevdan kara bir rüya
bir masal uydurup anlatıp gittin

belli olmaz kimin ne çekeceği
bilinmez umutla hüsran çiçeği
öyle bir yerdir ki mahşer gerçeği
dünyanın süsüne aldanıp gittin

kalbine bak artık hangi biçimde
maziyi arama o kadehlerde
pişmanlık duysan da bittin içimde
gözlerimden seni akıtıp gittin

Hasret Çiçeği

hasretinden her gün ağlıyor gözler
haberin var mı ki hasret çiçeği
inat etmiş bize sanki mevsimler
zaman durmuş gibi hasret çiçeği

bir ben olmalıyım özlemin de ki
bir bana yanmalı göğüsün de ki
bana dökülmeli gözlerin de ki
aynı benim gibi hasret çiçeği

çiçeğim hasrettir aşkın şarabı
mazidir mezesi hayaldir tadı
bahar yağmuruna benzer gözyaşı
akar dua gibi hasret çiçeği

Aşk Katili

sayende aşkımı kefene sardım
mutlumusun şimdi bak ağlıyorsun
sevdamı toprağa sensiz bıraktım
ağlama üstümü sen örtüyorsun

ben istemedim ki derde düşmeyi
gül gibi kırılıp boyun bükmeyi
ve aşksız geçeçek onca seneyi
ben istemedim ki sen biliyorsun

aşk katilimiyim öyle demişsin
bu aşkı sen bana verem etmişsin
talihsiz kalbimde acı mazimsin
daldıkça ahımı sen alıyorsun

hep içime attım yoldum saçımı
tükettin aşkınla sen göz yaşımı
sevdam ahirette sessiz kalır mı
vebali boynunda sen taşıyorsun

 

Ağlasın Şubat

devir saatleri bir bir bu gece
yakıver ayları ağlasın şubat
zehir gözlerimde nehir bu gece
bakıver yüzüme bu nasıl vuslat

şehir şairiyle şiir bu gece
rakı ver şişeyle kadehi kır at
bağır çağır dövün sağır bu gece
takıver zilleri artık göbek at

bitti senin rolün git ağır ağır
son perde kahırlı rolüm çok ağır
unutma giderken bir imam çağır
söküver kalbini bir heykel yarat

Umurumda mı

seni her zaman el üstün de tuttum
bilmişsin bilmemişsin umurumda mı
bu aşk için dağlardan aşan suydum
solmuşsun solmamışsın umurumda mı

aşkın için can vermeye razıydım
kalbime düşürdüğün korla yandım
sayen de mezarımı kendim kazdım
duymuşsun duymamışsın umurumda mı

her gün kahrediyor vefasızlığın
dönmez geri döner diye sandığın
seni seven bu gönül darmadağın
dönmüşsün dönmemişsin umurumda mı

mutlumu sun diye sormayacağım
adın bedduammış anmayacağım
mektuplarını okumayacağım
yazmışsın yazmamışsın umurumda mı

hatanla baş başa bıraktım seni
her gün kahrol her gün tüket kendini
pişman olup ayrığın derdini
çekmişsin çekmemişsin umurumda mı

öyle bir yaraladın ki beni sen
bil ki hiç eser koymadın sevginden
aşkınla çoktan kül oldum oysa sen
yanmışsın yanmamışsın umurumda mı

umduğumu bulumdum sevdim de
verdiğin ödül her gün gözlerim de
ağlıyorum dönme yaran kalbim de
sevmişsin sevmemişsin umurumda mı

talihsizlikti böylesine sevmem
her gün ağlasan acıyıp ta gelmem
aşkımdan yatağa düşsen dua etmem
ölmüşsün ölmemişsin umurumda mı

Gözlerimdeki Küçük Heykelin

seni sağır kaldırımlara şiirledim
sarhoş çiçekler açtı
ayakta durabilseler
toplayıp getireceğim sana
halleri benden beter

ey
soytarı sözcükler gidin
avare gölgelerinizi çekin kalbimden
yürümeyin alaycı alaycı sokaklarımda
bu sokaklara küçük küçük
maziden heykeller diktim gözlerimle
şu çıplak güllere
ilkbaharı giydirdim
çekin gidin
basmayın artık hayallerime

ay
karabulutları sarmış yüzüne
rüzgar
neyzenlerin dudağından esiyor
bu ne efkarlı
bu ne soğuk gece
oyuncak ateşlerle ısınmaya çalışıyorum
akrebin gölgesi tenimde
yelkovan topal
sabah nasıl olur içimde

senli mimiklerimi
yüzüme perçinlesem
aynalarda seni görür müyüm
gömlekleri ters giysem
seni unutur muyum
hangi emzikle ağlamam kesilir
hangi rengi çıkarsam dünyamdan
hayallerim birbirine karışır
bu gözlerimdeki küçük heykelini
kim tanırda
seni bana getirir

Hayal Yüzlü Kız

hayal yüzlü kız
hangi tığ ördü yüzüne bu çelikten tülü
gör ki yeniden açtı alevlerini kül tohumu
bil ki gölgesi yok hıçkırığın
örselediğim bulutlar sarmaş dolaş efkarınla

rüzgar
yüklen gırtlağımdaki ilmekli türküleri
dualarım
kaldırın yanağımdan sürünen gözyaşları mı
melekler
kallavi hayallerimi yontun gökyüzünden
asın gözyaşımla gerdanına

hayal yüzlü kız
kim çıkarır gizli yüzünü mehtabı kazarak
kim dokur toprağa seni rengarenk
huzmelerin gözyaşımda gökkuşağı
mektupların rüzgardan ibaret

neden her çiçeğin tohumu sensin
susma
böylesi ustaca kim gülebilir paslı yüzle
konuş
sahi
hayaller hep mi susar

Bir Kına Sokulmuş İki Kanayan Kalbiz

yılgın hayallerin tasasındayız
kalebentlik mahkumuyuz hissimizin
mektup esiri aşkımız kağıtlara sığıntı
sözcüklerimiz seslerini özlüyor
masalların noktalarında arıyoruz birbirimizi
suskunluğumuz durgunluğumuz
alevle yazılmış yazgımızdan

bir kına sokulmuş iki kanayan kalbiz
kesiklerimiz kırmızı güllere vefa
nereden bilebilirdik
aşk çiçeğinin suyu kan olduğunu
gecelerimizin ikinci ölüm olacağını

yanağımdaki nar taneleri
gözlerine çektiğin külden sürme
bize reva değil
inadına bir yangın çiz

hayatın donuk renkli siluetine

ikimize cennetten yeni renkler

getirmeye gidiyorum

sabır süzüyoruz güneşten susuzluğumuza
dillerimizde dua dudaklarımızda intizar tuzu
ninnilerimiz çoktan uyudu
gelecek bahara biz ninni söyleyeceğiz

Yollara Beledin Gözlerimi


hüzün büyüyor
yollara belediğin gözlerimde
turnalar uçuruyorum tellerden
tuzla sırladım yanaklarımı
kirpiklerim surdur artık

kurduğumuz hayallere
sessizliğim bu şehre asılmış surettir
kırılmış filizlerimizin

yeşeren kahrıdır sözlerimiz
böylesi aşk ecele

örülüp toprağa çözülmektir

gönül kuyusundan
ne çeker dil bu vakitten sonra
gecenin duvağını kaldırıp

öpmüşüm zaten
gelinciklerin bellerine

kuşaklar bağlamışım
hayat ağıt renginde fırçalanmış

gündüzüme geceme
sırça bir sis gibi çöküyor

yüzün notalardaki suslara
dönüp durmaktayım
güneşini kaybetmiş arı gibi
bahar nasıl sokulur göğsüme
hazan böylesi okşarken yüreğimi
 

Gelin Çiçekleri

hayatı uğruna sefil edemem
ar giyer yüzüm yar yakam tutulur
gönlümü narına sebil edemem
kor akar gözüm yar güller tutuşur

ayaz gecelere bahar kurulur
gelin çiçekleri halaya durur
vuslat gecemizde hüzün vurulur
sır olur sözüm yar diller tutuşur

 

Bu mail adresi spam botlara karşı korumalıdır, görebilmek için Javascript açık olmalıdır

Bu mail adresi spam botlara karşı korumalıdır, görebilmek için Javascript açık olmalıdır

 

Bu şiirlerin her türlü telif hakkı şairin kendisine veya temsilcilerine aittir.

Son Güncelleme ( Cuma, 06 Haziran 2008 )
 
Loading...
Webdesign by Webmedie.dk Webdesign by Webmedie.dk