Besteciler.org 2006-2016
Anasayfa arrow AdanZye arrow Index arrow AMATÖR SÖZ YAZARLARI arrow AMATÖR SÖZ YAZARLARI   
Cuma, 29 Mart 2024
Anasayfa
AdanZye
Besteciler
Söz Yazarları
Amatör Söz Yazarları
Bestelenmiş Sözler
Video Paylaşım
Şairler & Şiirleri
Yılmaz Tatlıses
Erdal Erdoğan
Site İçi Arama
Super.Besteciler.org
Besteciler 2017
besteciler6

bestecilerlogo01.jpg

HEPSI |0-9 |A |B |C |Ç |D |E |F |G |Ğ |H |I |İ |J |K |L |M |N |O |Ö |P |R |S |Ş |T |U |Ü |V |Y |Z

Index arrow AMATÖR SÖZ YAZARLARI arrow AMATÖR SÖZ YAZARLARI

Sebahattin Özgün PDF Yazdır E-posta
Yazar Administrator   
Çarşamba, 20 Haziran 2007

Sample Image

 

 

 

 

 

 

BENDEN SORULUR
 
HTML clipboard Söz : Sebahattin Özgün
Müzik: Yılmaz Tatlıses
 
Sanma ki gidince seni unuttum
Bitmeyen hasretler benden sorulur
Gündüzü güneşi hiç sorma bana
Sabahsız geceler benden sorulur
 
Kahır deryasına dalmış yüreğim
Dalında kurumuş gönül çiçeğim
Kahır deryasına dalmış yüreğim
Açmadan kurumuş sevda çiçeğim
Ey benim hayırsız zalim sevgilim
Çekilmez çileler benden sorulur
 
Tozpembe hayaller şimdi yangında
Ayrılık hançeri vurgun bağrımda
Hatıran doludur yağan yağmurda
Dinmeyen göz yaşı benden sorulur
 
Tozpembe hayaller şimdi yangında
Anılar ağlaşır dört bir yanımda
Simsiyah bulutlar gönül ufkumda
Dinmeyen yağmurlar benden sorulur


HTML clipboard ÖLÜM KÖYÜ 
 
 Bir değil on değil kırk dört can aldı
 insanlık utandı ölüm köyünde
 gözler gördüğüne inanamadı
 yerde ot utandı bilge köyünde
 
 hamile kadına silah sıkarken
 vicdanlar yürekten uçup giderken
 ne diyeceksin ki hesap verirken
 yerde taş utandı ölüm köyünde
 
 katliam yazar mı hiç bir törede
 yüzüne tükürür duysa ceddinde
 red eder inan ki seni kefende
 insanlık tükendi ölüm köyünde


HTML clipboard UMRUMDA DEĞİL 
 
 Kopardım seninle bütün bağımı
 geriye dönsende umrumda değil
 yüreğimden sildim senden kalanı
 yalvarıp yakarsan umrumda değil
 
 hasret sürgünleri yetti canıma
 kar kaldı çektiğim çile yanıma
 sonunda taş bastım garip bağrıma
 pişmanım desende umrumda değil
 
 kapandı kapılar artık yüzüne
 inancım kalmadı hiç bir sözüne
 bir damla su olmam gönül közüne
 aşkımdan yansanda umrumda değil


HTML clipboard BENİM GÖNLÜM
 
Gittiğinden beri yüzüm gülmüyor
bir hazan mevsimi şu garip gönlüm
ha yağdı yağacak gibi duruyor
kapkara bir bulut şu garip gönlüm
 
yükledin sırtıma hasret yükünü
ellerinle attın bu kördüğümü
arattın sonunda bana ölümü
varla yok arası şu benim gönlüm
 
bilmedin ey zalim hiç kıymetimi
bozkıra çevirdin gül bahçesini
sen yaktın sen söndür aşk ateşini
bir orman yangını şu garip gönlüm


HTML clipboard SATIRBAŞI

Ne zaman maziye şöyle bir dönsem
hatıranla dolu her köşe başı
nereden başlasam nerde bitirsem
eninde sonunda sen satırbaşı

kurtuluşum yok mu aşkından söyle
yüreğim kanıyor yıllardır böyle
yar diye kurduğum en ufak cümle
seninle başlıyor sen satırbaşı

kurudu ümidim sevda çölünde
ayrılık sandalım hasret gölünde
acıyla yazılan aşk defterimde
adınla başlıyor her satırbaşı

 

HTML clipboard GELİN GARDAŞ BARIŞALIM
 
 Bitsin artık bu kinimiz
 Dinsin artık şu öfkemiz
 Bir değil mi önderimiz
 Gelin gardaş barışalım
 
 Düşman bekler hep pusuda
 Bin yara var her anada
 Hesap yakın yaradana
 Gelin gardaş barışalım
 
 Antep Maraş Çanakkale
 Ders vermişiz kaç düvele
 Hep can cana hep el ele
 Gelin gardaş barışalım
 
 Dalgalansın bayrağımız
 Aynı gündür bayramımız
 Çok şükür ki müslümanız
 Gelin gardaş barışalım
 
 Nice canlar gitmedi mi
 Onca ocak sönmedi mi
 Ey zalimler yetmedi mi
 Gelin gardaş barışalım
 
 Alıp verdik kaynaşmışız
 Aynı yurdu paylaşmışız
 Dostluk olsun savaşımız
 Gelin gardaş barışalım
  HTML clipboard

 

TÖVBELER OLSUN

Bir kere yanmışım aşk ateşinde
Bir daha sevmek mi tövbeler olsun
Sevginle kapıldım hicran seline
Bir daha sevmek mi tövbeler olsun

Sevgilin değildim sanki bir köle
Gönlümü çevirdin susuz bir çöle
Demirler erittim ben hasretinle
Bir daha sevmek mi tövbeler olsun

Koskoca bir hüsran mirasın bana
Söyleyecek bir sözüm kalmadı sana
Gidiyorum işte acılarımla
Bir daha sevmek mi tövbeler olsun

 

NAZLI YARİM
 

Yana yana arıyorum
Külüm sensin nazlı yarim
Ben her gece ağlıyorum
Neredesin nazlı yarim

Kuşlar döndü yuvasına
El kavuştu sevdasına
Bir ben kaldım tek başıma
Neredesin nazlı yarim

Sızlamaz mı gönlün senin
Yosun tuttu gel gör yerin
Taşa döndü bak eserin
Neredesin nazlı yarim

Gönül yaslı mateminde
Yokluğunun kederinde
Öleceğim hasretinle
Neredesin nazlı yarim

Evim barkım sensin benim
Bak duruyor bomboş yerin
Bitsin artık bu hasretin
Neredesin nazlı yarim

 

GÖZÜMÜ YUMMADIM
 
 Zamansız vedayla vurdun ya beni
 gözümü yummadım sabaha kadar
 geceyle paylaştım kederlerimi
 gözümü yummadım sabaha kadar
 
 içimde volkanlar kaynadı durdu
 hasretin kalbimde ateşten kordu
 saatler dertlerden dertlere vurdu
 gözümü yummadım sabaha kadar
 
 kahrettim zalimin olan dünyaya
 kahrettim yaşanan yalan sevdaya
 açtım ellerimi yüce mevlaya
 gözümü yummadım sabaha kadar

 

SARI PAPATYAM
 
 Bilirim batacak sevda güneşi
 sende gideceksin sarı papatyam
 yükleyip sırtıma bin bir kederi
 sende gideceksin sarı papatyam
 
 karlar dökülecek sevda dağıma
 hüzünler çökecek gönül bağıma
 bırakıp ta beni yalnızlığımla
 sende gideceksin sarı papatyam
 
 masama koyup ta aşk kadehini
 sarhoş edeceksin bütün zerremi
 yerlere atarak ümitlerimi
 sende gideceksin sarı papatyam
 
 düşecek yüreğim kor ateşlere
 koşacak bedenim kör hasretlere
 saatler sabahı beş dediğinde
 sende gideceksin sarı papatyam

 

SÖYLE NE DERSİN

Ayrılalım derken güldün yüzüme
bu kadar kolay mı söyle vefasız
gözünden düşmedi bir damla bile
yüreğin taştan mı söyle vefasız

duygular bir anda yok sayılır mı
anılar mazide hiç yakılır mı
seven bir kul böyle ağlatılır mı
yüreğin taştan mı söyle vefasız

uğraşma boşuna bitti diyorsun
bir hırsız misali bak kaçıyorsun
kalbinin yerinde ne taşıyorsun
yüreğin taştan mı söyle vefasız

 

YAŞAMAK SENİN OLSUN

Çok kısa bak yaşamak
günlerin tadına bak
zaman akıp gidiyor
son durak kara toprak

dertler artık son bulsun
güneş yeniden doğsun
neşeyle bak hayata
yaşamak senin olsun

gül gülmek baharın tadı
sev sevmek hayatın adı
her bitiş bir başlangıç
kucakla yarınları

solmasın hiç güllerin
mutlu geçsin günlerin
tıpkı bir masal gibi
gerçek olsun düşlerin

 

DÜŞMAN BAŞINA

Ne çok sevdin ne sevdirdin
ne güldürdün ne öldürdün
beni mecnuna döndürdün
böyle aşk düşman başına

inanmadın yandığıma
yağmur dedin gözyaşıma
allah kimseye vermesin
böyle aşk düşman başına

kapım açık güle güle
yeter artık bunca çile
ben zülmüne sevda dedim
senelerdir bile bile

birgün pişman olacaksın
alev alev yanacaksın
aşk büyülermiş insanı
elbet sende kanacaksın

inanmadın yandığıma
yağmur dedin gözyaşıma
allah kimseye vermesin
böyle aşk düşman başına

kapım açık güle güle
yeter artık bunca çile
ben zülmüne sevda dedim
senelerdir bile bile

 

GİTTİN

Taş üstünde taşmı bıraktın sanki
dünyayı başıma yıkıpta gittin
kalmadı geriye senden hiç bir şey
ardında ne varsa yakıpta gittin

yalanmış meğerse sendeki sevda
anladım gerçeği son bakışında
bir ömür sürecek aşk yangınında
külümü etrafa saçıpta gittin

benmişim delice sevipte aldanan
canımdan bezdirdin herşeyin yalan
yıllarca uğruna yanıp tutuşan
gönlümü mechule atıpta gittin

 

GÖZ GÖRE GÖRE
 
 Seni sevdi diye bu deli gönlüm
 savurma yerlere göz göre göre
 yokluğun cehennem olmasın gülüm
 bırakma hasrete göz göre göre
 
 özlemin volkandır kopar bağrımdan
 yalnızlık kuşatır dört bir yanımdan
 sanmaki yaşarım senin ardından
 kıyarım canıma göz göre göre
 
 kalmazki dünyada çalacak kapım
 seninle dönüyor bu gönül çarkım
 seni sevmek inan bir tek günahım
 küstürme hayata göz göre göre

 

YALAN BU DÜNYA

Ne yazına güven nede kışına
gelipte geçiyor yalan bu dünya
aldanıpta sakın dalma rüyaya
yıkılır hayaller yalan bu dünya

sanmaki ölümler benden uzakta
ecel pusu kurmuş her an tuzakta
gönül gözüyle bak dostum uyanda
hakka sarıl artık yalan bu dünya

gün olur durulur akan suların
dalında kırılır tüm umutların
mazi olur bir gün yaşadıkların
bir varmış bir yokmuş yalan bu dünya

mazlumlar sabrıyla kemale ermiş
zalimin gözü aç kime ne vermiş
sefaya kapılan ne kısa dermiş
kimseye kalmamış yalan bu dünya


BENDEKİ SEVDA

Vefasız bir yarin kurbanı oldum
sonbahar sarısı bendeki sevda
bir günüm olmadı mutlu olduğum
hüzünle yazılmış bendeki sevda

değirmen misali öğüttü beni
gönül sarayında çürüttü beni
hayırsız sonunda unuttu beni
canımdan bezdirdi bendeki sevda

pişmanım desemde faydası olmaz
yüreğimde yerin ne yapsam dolmaz
göçüpte giderim yarını bulmaz
ölmeden öldürür bendeki sevda

 

 

AŞKIN BEDELİ

Gözlerimde yaşlar saçımda aklar
bumuydu sevgilim aşkın bedeli
yüreğimde yaslar bağrımda taşlar
bumuydu sevgilim aşkın bedeli

yangında yaşatır hasretin beni
unutmam imkansız ömrünce seni
hep çıkmazda kaldım sevdim seveli
bumuydu sevgilim aşkın bedeli

hüzünden kederden derttendir evim
alemde bulunmaz kayıptır yerim
sararmış çiçekten farkım ne benim
bumuydu sevgilim aşkın bedeli

   

SENDE YANARSIN

Bir bakış eritir taştan kalbini
gün olur bir tanem sende kanarsın
anlatsan anlamaz kimse derdini
gün olur bir tanem sende ağlarsın

vurulur düşlerin sevda yolunda
gül değil dikenler biter bağrında
ararsın vefasız beni sonunda
pişmanlık içinde sende yanarsın

tükenir baharın olursun talan
bakarsın şu alem koskoca yalan
yılların beyhude ömrün bir ziyan
yalnızlık evinde sende kalırsın

 

AŞKIN TAMAMI

 

Sende çekeceksin bu derdi gamı
ne saati olur nede zamanı
kaçmak istesende kurtulamazsın
karanlık bir kuyu aşkın tamamı

tebehsüme hasret kalırsın inan
gerçek sandıkların olur bir yalan
çok sevipte varmı mutluluk bulan
bir derin hüsrandır aşkın tamamı

yanıpta durursun kerem misali
önünde engeller dağ olur sanki
toprağın doyduğu yağmurlar gibi
gözyaşı selidir aşkın tamamı

teselli ararsın olmaz nafile
onu hatırlatır her bir vesile
bulmak istesende gündüzle gece
çözülmez bilmece aşkın tamamı

 

SENDEN ÖĞRENDİM

 

Ne güzel başladı aşkımız senle
Gün aydınlanırdı bir gülüşünle
Değmesin isterdim yağmur tenine
Sevip kıskanmayı senden öğrendim

Yüreğimde kışın açtı çiçekler
Kabul oldu bak bütün dilekler
Aşkın günahını siler melekler
Ben bağışlamayı senden öğrendim

Yokluğun cehennem sıcakta karsın
Sensiz geçecekse bu ömür kalsın
Yanacaksa bu yürek seninle yansın
Ölümsüz sevmeyi senden öğrendim

 

GİTME GÜLÜM
 
 Şu yereğim elindeyken
 sevgi sözü dilimdeyken
 seni böyle seviyorken
 ne olursun gitme gülüm
 
 ilmik ilmik işle beni
 gece gündüz düşle beni
 hasretinle yorma beni
 ne olursun gitme gülüm
 
 karlar düşer dağlarıma
 hazan çöker bağlarıma
 acı benim gözyaşıma
 ne olursun gitme gülüm
 
 gonca güller sararmazmı
 gündüz bile kararmazmı
 kara gözler ağlamazmı
 ne olursun gitme gülüm

 

BENİ ANLARSIN

Hasretinle düştüm çıkmaz yollara
halimi bir görsen inan ağlarsın
sende kapılırsın bir vefasıza
sevdiğim o zaman beni anlarsın

hep bahar değildir sevdanın yolu
hep mutlu bitmez ki aşkların sonu
bir zalim kırarsa son umudunu
sevdiğim o zaman beni anlarsın

dökülür dalından bir bir çiçekler
yüzüne vurulur bütün gerçekler
sırtını dönerse birde hayaller
sevdiğim o zaman beni anlarsın


AYRILACAĞIZ

Senle köprüleri bir anda yıktık
Yürekler yansada ayrılacağız
Bir araya gelmek artık imkansız
Can verirmiş gibi ayrılacağız

Gönül dağlarını yıkarcasına
Kalbi uçuruma atarcasına
Anlımıza kurşun sıkarcasına
Yıkıla yıkıla ayrılacağız

Tutmuş yakamızdan hasretin eli
Çalar gönüllerde ayrılık zili
Gökyüzünden yağmur boşalır gibi
Döküle döküle ayrılacağız

Gönül dağlarını yıkarcasına
Kalbi uçuruma atarcasına
Anlımıza kurşun sıkarcasına
Yıkıla yıkıla ayrılacağız

KANLI BIÇAKLI

Tek bir söz demeden çekipte gittin
sılamla gurbetim kanlı bıçaklı
sen beni bugünden yarından ettin
aşkımla hasretim kanlı bıçaklı

yalnızlık kurşundan betermiş meğer
yalanmış anladım verdiğin değer
senden hatıradır acıyla keder
yüreğim sevdanla kanlı bıçaklı

tükenmez sandığım aşkı tükettin
benimsin demiştin şimdi nerdesin
bir anda kaybolup meçhule gittin
gözyaşım bağrımla kanlı bıçaklı

HENÜZ ÖLMEDİM

Halimi sormuşsun eski dostlara
boynumu kadere henüz bükmedim
çekilmez dertlerle kaldım ayakta
vefasız sevinme henüz ölmedim

hasretten düşsem de ben bu yollara
yüreğim dönse de kırık dallara
meydan okuyorum zalim yıllara
vefasız sevinme henüz ölmedim

sevdanın yasını tutsa da gönlüm
gün gelir bahara erer bu ömrüm
canıma kastetse verdiğin zulüm
vefasız sevinme henüz ölmedim

ÖĞRETTİ BANA

Zor gelmez ayrılık alıştım artık
kaderim hasreti öğretti bana
dertleri bulurum nerede olsa
kaderim çekmeyi öğretti bana

bu benim talihim ne yapsam gülmez
çileler gönlümün tahtından inmez
dört yanım karanlık sabaha ermez
kaderim geceyi öğretti bana

yolum hep yokuşta inmedim düze
yüreğim volkanken dönmüşüm köze
halime bak yeter gerek yok söze
kaderim yanmayı öğretti bana


GİDEN UTANSIN

Ne sözler vermiştik birbirimize
elveda demeden giden utansın
ateşe atıp ta gönül tahtımı
gözünü kırpmadan yakan utansın

geriye hiç bir şey kalmadı artık
uğruna harcanan zamana yazık
nefretim derinde yüreğim tanık
sırtımdan kalleşçe vuran utansın

yitirdim aklımı başımda değil
dalmışım hülyaya avlandım gafil
halime bakıp ta derlerse sefil
hayatla aramı açan utansın

DUMAN DUMAN

Duman duman dert başımda
hasretin var dört yanımda
dağlar bile kül olurdu
zalim senin yangınında

gönlüm küstü doğan güne
yaprak gibi düştüm yere
aşk yüzünden bu halimi
diyemedim kimselere

gökte ayım yıldızımsın
dalda gülüm yaprağımsın
unutsan da unutamam
ilk gülüşüm son aşkımsın

toprak gibi yerlerdeyim
bilsen ben ne hallerdeyim
darmadağın bu yürekle
yıkılmış bir viraneyim

gönlüm küstü doğan güne
yaprak gibi düştüm yere
aşk yüzünden bu halimi
diyemedim kimselere

GİTTİĞİN O GÜN

Kıyametler koptu garip gönlümde
ateşlerde yandım gittiğin o gün
hazan vurdu bahar geçen ömrüme
sararıp ta soldum gittiğin o gün

geceye akıttım göz yaşlarımı
meçhule bıraktım yarınlarımı
hasretle paylaştım yalnızlığımı
saçlarım ağırdı gittiğin o gün

taş bastım bağrıma sineye çektim
gönül toprağına hasreti ektim
kimseler bilmez ki ben neler çektim
canıma kastettim gittiğin o gün

YÜZÜNMÜ KALDI

Geriye dönmüşsün yıllardan sonra
kapımı çalacak yüzünmü kaldı
pişmanım demişsin bütün dostlara
iki laf edecek sözünmü kaldı

habersiz gidişin ölümdü bana
kurşunlar saplandı dört bir yanıma
yıllardır kanayan gönül yarama
gelip dokunacak elinmi kaldı

bahçeler tarumar mevsim sonbahar
caresiz ağlaşır bende anılar
yeniden sevsekte ne faydası var
baharda derecek gülünmü kaldı


TANIRSIN BENİ

Gün olur seninle karşılaşırsak
durgun bakışımdan tanırsın beni
yılların özlemi vurmuş başıma
ağıran saçımdan tanırsın beni

sevda dedikleri koskoca yalan
bir virane senden geriye kalan
bakarsan yüzüme acırsın inan
yıkılmış halimden tanırsın beni

hasrettten düşsemde her gece dara
beddua etmedim yinede sana
çok geçmez düşürür beni bu yara
perişan halimden tanırsın beni

 

DAĞ MİSALİ

Elveda deyipte gittiğin akşam
eridi umudum bir kar misali
kurşundan beterdi gözlerin sanki
devrildi yüreğim bir dağ misali

kırıldı gönlümde aşkın dalları
mazide bıraktık güzel yılları
çılgınca esen bu hasret rüzgarı
savurdu külümü bir toz misali

bumuydu ahtımız bumuydu söyle
koskoca maziyi yıktık bir günde
gönlüme vurduğun bu son darbede
sararttı ömrümü bir güz misali


Bu mail adresi spam botlara karşı korumalıdır, görebilmek için Javascript açık olmalıdır

 

 

Bu şiirlerin her türlü telif hakkı şairin kendisine veya temsilcilerine aittir.

Son Güncelleme ( Cuma, 08 Mayıs 2009 )
 
Loading...
Webdesign by Webmedie.dk Webdesign by Webmedie.dk