Yazar Administrator
|
Çarşamba, 20 Haziran 2007 |
YALAN YARİM
Dünyâ gibi, hülyâ gibi,
Yalan yârim, yalan yârim.
Yarım kalmış rûya gibi,
Bende yarım kalan yârim.
Sükuttan hasret şarkısı,
Şarkımın gelmez yankısı.
Kalbimde yanık kokusu
Ateşlere salan yârim.
Bulutların arasından,
Hayâl evin terasından,
Işıksızlık çırasından
Hayâl meyâl bir can yârim.
Hem kederim, hem neşemsin,
Gönlümdeki endişemsin,
Gülen hüznüm, menekşemsin
Açılmadan solan yârim.
ÇÖZÜLMEYEN SIR
Neden söylemedin yola çıkarken,
Yolculuğun böyle zor olduğunu?
Çakmak gözlerinle ateş yakarken,
Bu ateşin sönmez kor olduğunu.
Bunca yanış neden, yok mu ki dengin ?
Sen böyle estikçe söner mi yangın ?
Rahat bırakmıyor yediğim vurgun...
Anladım sebebin yâr olduğunu.
Böyle mi yakarmış aşkın ateşi?
Bu kadar mı zormuş sevenin işi?
Tanrım bu gidişin yok mu dönüşü ?
Duymuştum sevenin kör olduğunu.
Aşk, ayrılık, hasret gönül yakarmış...
Yanan gözler şaşkın şaşkın bakarmış.
Teselli kâr etmez,her şey sıkarmış.
Öğrendim dünyanın dar olduğunu.
Aşkı yana yana öğrendim işte,
Sevdâ bir bakışta, mahzun gülüşte,
Yaşamak, gözlerin açıkken düşte;
Aşkın çözülmeyen sır olduğunu.
Bu mail adresi spam botlara karşı korumalıdır, görebilmek için Javascript açık olmalıdır
Bu şiirlerin her türlü telif hakkı şairin kendisine veya temsilcilerine aittir
|
Son Güncelleme ( Cumartesi, 15 Kasım 2008 )
|