Index AMATÖR SÖZ YAZARLARI AMATÖR SÖZ YAZARLARI |
Gürsel İleri |
Yazar Administrator | |
Pazartesi, 08 Aralık 2008 | |
Adını duyarım, ürperirim Bilmezsin sen bunu Çünkü ben Ben adını sayıklayarak Gece yarıları uyanırım Biliyorum Hayrı kalmadı artık bu aşkın Rüyalarıma girsen Ancak hasrete yorarım Yine de kıyamadım Atamadım Hatıraların hala duruyor Ve seni düşündükçe Hele Hele yüzün ve gözlerin Gözümün önüne geldikçe Sevdan yüreğime vuruyor Adını Adını duyarım Yüreğime çığ düşer Uzaklaşan düşlerin Kaybolan ümitlerin Peşinden koşmak Dizlerimi büker Öylesine yakınlaşıp Şimdi erişilmez oldun ya bana Adını Adını duyarım Yüreğim cız eder Bir selam bile gönderemem sana… ASLA ASLA Umuda gebedir, çaresizliğin sancısı Mümkün mü Umutsuz insanın yaşaması Bir gün gelir, nedenler takılır aklına Bir sebep ararsın, her olup bitene İçlenir, kırılırsın terk edip, giden sevdiğine Boyun büker susarsın, yine gömersin derdini içine Sevmem deme sakın, yeminler etme Asla asla, diyerek büyük sözler söyleme Boş ver diyenlere, yalan tesellilere inanma Sakın, asla "asla" sözünü kullanma Bir gün gelir, gönül yaraların kapanır Ellerin derman bulur, yeni umutlara uzanır İnsanoğlu, an gelir söylediği sözden utanır Asla deyip te yeminler etme Asla çok uzun zamandır, inan Beklemekle tükenmez Yüreğine bir ateş düşer Hiçbir şey söndüremez Sevmek güzeldir, asla "asla" deme İnsanı yaşatan ümitlerdir, duygularını yitirme Bir vefasız yüzünden hayata, aşka küsme Sakın dostum, asla "asla" deme… ASLA UNUTMAYACAĞIM Asla unutmayacağım Kara günlerimde, beni unutanları Arayıp, sormayanları Asla unutmayacağım İyi gün dostu, yüzsüzleri İyi günde, canım ciğerim Düşmeye gör, bırakır giderim Bu mu, bu mu dostluğunuz Ne halimi sordunuz Ne kapımı çaldınız Bu mu, bu muydu dostluğunuz Çıkar peşinde koştunuz durdunuz Utanın be! Utanın, insanlığınızdan oldunuz Neden masallar "bir varmış bir yokmuş" diye başlar Hiç düşündünüz mü? Öyleyse bir düşünün hele Var mı kalan bu dünyada Bir varız, bir yokuz işte Bir parça buz gibiyiz sanki, kalmışız güneşte Bir varız, bir yokuz işte Masal diyoruz adına da, düşünmüyoruz aslında Oysa en büyük gerçek, bir masalın ta en başında "bir varmış bir yokmuş" İnsanlar, insanlar Ah! İnsanlar, işte sizi anlatan sözler bunlar Anlayın artık Kalacak sanmayın bu dünya size de Bilmem ki ey sahte dostlar Dar günümde yüzüstü bırakanlar Bilmem ki biraz düşünüp, utanır mısınız insanlığınızdan Hatırlar mısınız, bir vakit başımın tacı idiniz Başımın tacı Yalan dostlar, yalancı dostlar Çıkarcı dostlar Asla unutmayacağım sizleri Kalbimdeki acı dostlar Asla unutmayacağım, asla Kara günlerimde beni unutanları Arayıp, sormayanları Asla unutmayacağım İyi gün dostu hayırsızları İyi gün dostu vefasızları Asla unutmayacağım Asla Düştüğümde yüzüstü bırakıp gidenleri... AŞIĞIM Aşığım be güzelim, sana aşığım Sen her mevsimde bahar Hep tazesin En güzel çiçekten de güzelsin Sana kem bakan gözler kör olsun Adını kötü anan diller kurusun Canımsın sen Her şeyimsin Çok değil, birtanemsin Adını yıldızlara fısıldadığım Adını dağlara haykırdığım Adını şarkılara, şiirlere yazdığım En kıymetli varlığım Sen canım Sen birtanem Sen sevdiğimsin Aşığım be güzelim, sana aşığım Hava diye seni soluyorum Ömür diye seni yaşıyorum Seni İnan seni çok seviyorum... AŞK ACISI Yanıyor ya, öylesine acıyor Ciğerlerimdeki sızıya Doktorlar bir ad koyamıyor Ben aşk demeye utanıyorum Zaten sana bile söyleyemiyorum Seni nasıl sevdiğimi Yanıyor ya, öylesine acıyor içim Biliyorum, çaresi yok bu derdin Gözlerin celladım oldu Ben, bu yüreğe, hükmü kendim verdim Yüreğim sevdana yenik Aklım sana takılı Hangi düşman var ki böylesine azılı Ciğerlerini dağlasın, taa içerden Kurşunlar sıksın, sevda mavzerinden Ne bekleyebilirim ki senden Ne hakkım var buna Her şey öylesine zamansız Şimdi, sensiz akşamların kuytusu Verip te tutmadığın sözler kadar anlamsız Mevsimler dörttü ya bu alemde Sen yüreğimi bıraktın baharsız Hakkım yok ki buna Sana diyemem ne vicdansız nede insafsız Sen Sen yalnız, bir tutku Bir ümitsin aşksın benim için Tamam Kabul, uzak kal Böylesi hayırlıysa Ama Bunu bir yüreğime anlatabilsem Bir kabullenebilsem, alışsam sensizliğe Bir de Bir de canım bu kadar acımasa Vurmasa sensizlik böyle Ve geceler böyle merhametsiz olmasa Seninle dolu düşlerin sonunda Sensiz sabahlara uyanmasam Yanıyor ya Ah! Öylesine acıyor yüreğim Acıyor... AŞK ŞARABI Aşk şarabından Bir kadeh sundu Güzel gözlerin Pembe gülüm Bak kendinden geçti Aşka susamış Sarhoş gönlüm Sevgide seni seçti Aşkı arayan Deli gönlüm... AŞKA SEVDALIYIM Ben yalnızlıkların adamıyım Ben aşka sevdalıyım Tut ellerimi, bırakma sevdiğim Bulut bulut, kabarmış yüreğim Ben sevda denizinde bir salım Dedim ya güzelim, ben aşka sevdalıyım Aşka sevdalıyım işte Var mı bunun bir başka tarifi Yaşamayan bilmez Kelimelerle nasıl anlatayım bu hissi Sensizliğinde bile seni sevmeye müptelayım Dedim ya Ben aşka, bir başka sevdalıyım… AŞKIMI KALBİMDE ÖLDÜRDÜM Eyvah! Eyvah be vefasız Seni içimde Seni kalbimde öldürdüm Şimdi ben bir katil oldum Bitmez sandığım sevgimin, katili oldum Sanki elimi kana buladım Yırttım, attım, savurdum ateşlere Bütün mektuplarını Pişmanlık duymadım hiç Hiç ağlamadım Oysa biliyorsun Ben bu aşka nasıl da bağlıydım Kıymetim bilindi mi vefasız Gör işte gör, son pişmanlık nasıl da faydasız Ah! Ulan, senin yüzünden katil oldum Öldürdüm içimde aşkımı, sevgimi O en güzel hislerimi Seni! Seni be vefasız Seni kalbimde öldürdüm Allahım ben bir katil oldum Aşkımın Bitmez sandığım sevgimin, katili oldum Söyleselerdi, inanmaz, güler geçerdim Bak sayende, ben bir cinayet işledim Kalbimde aşkımı En güzel duygularımı öldürdüm… ATEŞ OLMAYAN YERDEN Ateş olmayan yerden duman çıkmazmış Vay anasını be, vay! Dost sözü, büyük sözü dinlemek lazımmış Vay anasını vay! Aşk gözümü kör yapmış Ne kötü ne iyi Dinlemedim kimseyi Tutuldum bir zalime, haine Yazık ettim, kul köle yaptım kendimi yalan sevgiye Yaktım ah! Yaktım canımı Yüreğimi kanattım Ah! Anacığım, ben seni ağlattım Bağışla, bağışla sen beni Dinlemeliydim daha en başta o sözlerini Sevmek olmazdı, olmamalıydı kadir kıymet bilmeyeni Boşa söylenmemiş onca söz Sevgiyle bakmazmış kem göz İçime oturmuş gönül acısı Baharı beklerken gelmiş güz Ağlarım şimdi, dört yanımı dertler sarmış Canım dedim, oysa, vefasız, hayırsızmış Vay anasını be vay! Ateş olmayan yerden duman çıkmazmış... AYI Vay anam vay Bunun gibi Neleri gördüm, kurulmuşlar bir makamda Gel gör ki; Adamlığın "A" sı yok adamda Bir şeylerin ölçüsü bozuk hamurunda Ya adamda olması gereken bir şey yok Yada olmaması gereken bir şeyler çok Mesela mertlik, delikanlılık, yürek sıfır da Kıvırcıklık, yalancılık çok bol onda Tavuk bile su içer Allah'ına bakar Allahlım korusun Böylesi adamın başını belaya sokar Aman neme gerek İnanmak güvenmek Atalarımız bile ne güzel demiş Maalesef, köprüyü geçene kadar Gerekiyormuş Ayıya dayı demek Ama böylesine dayı demekte Dayılığa ayıp etmek Allahın gücüne gitmesin, tamam o da bir kulu Ama adam insanlığın tam bir kılı Dört dörtlük ayı da, diplomalı ayı Şansı varmış ayının İyi yere açmış tezgahı Varlıklı kapıya damat olmuş, kurtarmış paçayı Kapmış parsayı, kurulmuş makama Ulan gam yemem vallah Herif benzese bir parça adama... AYILAR KIZDI Ulan sana hitaben Ayı, diye bir şiir yazdım Ayılar gücendi Teessüf ederiz Gürsel abi, dediler Bula bula bu kılı bize mi benzettin Vallah abi ayıp ettin Yani ne diyeyim Ayılar da haklı İnsanlığın bütün kusurları sende saklı Korkaklık, döneklik Yalancılık, ikiyüzlülük Kıvırcıklık, kalleşlik Ve bilumum her türlü adilik Haa bak unutuyordum, bir de kılıbıklık Ulan bide seni müdür yaptılar ya Utancından yerin dibine geçti insanlık Sanki bu koca memlekette Başka adam kalmadı Harbiden ayılar bile kızdı Belki tek ortak noktamız armudun iyisi Ama bu şerefsiz mahlûkatların en adisi Yapma abisi, dediler Bula bula bize mi benzettin bu şerefsizi Gerçekten ayılar da haklı yani Benim gibi duygusal bir şaire Bu şiiri de yazdırttın ya hani Ne diyeyim be, Allahından bul Ona havale ettim seni… AYLİN Bugün, bu şarkıyı dinlerken Birden seni hatırladım Aylin Anladım ki maziye gömülüp, gitmemişsin Belki de şimdi, çoluk çocuk sahibi bir annesin Bugün gibi hatırlıyorum Yıllar önce kalbim çarparak O sınıfa ilk girişimi Yanına oturuşum, bana kalem verişini Ben, mahcup, utangaç Yüzüne bile bakamamıştım Ne güzel saçların vardı İpek gibi, uzun Nede içliydin nazlı kuzum Ne çabuk alınır, kırılırdın Sen benim bir tanecik sıra arkadaşımdın Vardı elbet, her insan gibi Senin de dertlerin, kederlerin Anlatır ağlardın Dinler, çare olamazdım Biliyor musun Aylin Ben sana hiç aşık olmadım Ama sana karşı duyduğum duyguların Adını da hiçbir zaman koyamadım Bugün yine seni hatırladım Aylin Burnuma şarap kokusu geliyor Ardından çok içtim o zıkkımı ben Senin yokluğunda, yalnızlığımda Tutunacak bir dalım yoktu ki Sen ara deyip, ben aramadığımda Ve her şey için çok geçti Seni tekrar bulduğumda Burnuma şarap kokusu geliyor, aklıma gözlerin Hala albümümde resmin, okul formasıyla Hani birinde tüm arkadaşlar Sınıfça resmimiz Hani bir diğerinde, kızlarla beraberiz Hala albümümde duruyor resmin Aylin Yüreğimde saklıyorum anılarını Parmaklarımda hissediyorum yumuşaklığını Parmaklarımda hissediyorum sanki Okşadığım o tel tel ipek saçlarını Aylin Bugün yine aklıma sen geldin Biliyor musun Aylin Ben de şimdi bir babayım Allah bağışlarsa bir oğlum var Çok sevmekte, tapmaktayım Annesinden ayrıyım, her şeyi bitirdim Oğlum için yaşamaktayım Zaman ne çabuk geçiyor be Aylin Bazen buna şaşmaktayım Beden yaşlansa, saçlar ağarsa da Bir şey var içimizde, bir şey yüreğimizde Ta yediden yetmişe hep aynı kalan Değişmeyen bir şey var, farkındayım Ama artık susmaktayım Ah Aylin ah! Sen benim bir tanecik sınıf arkadaşımdın Beraber az mı kopya çekmiştik Bir kapris miydi, sebebi neydi Vallahi hatırlamıyorum Son günü dargın bitirmiştik Hiç unutmam o günü Daha sonra karneleri almaya gelmiştik Karşılaşıp, bakışıp, göz göze gelince Dudaklarımızda bir tebessüm belirince Ne küskünlük kalmıştı, ne dargınlık Ayaküstü kalakalmıştık, tokalaşırken Elim elinde, gözlerim gözlerinde öylece Kalakalmıştık dakikalarca Ayrılabilmiştik ancak Tekrar görüşmek, buluşmak için sözleşince Biliyorum, maalesef sözünü tutmayan ben oldum Ama dedim ya Tutunacak bir dalım yoktu ki Sen ara deyip, ben aramadığımda Yalan yazmaz benim kitabımda Vay be Aylin vay! Herkes kendi yolunda, kaybolup gitti sonunda Haydi yolcu yolunda gerek Haydi yine git maziye, güle güle Aylin Ve ara sıra sıyrıl anılardan Yine çal bu yüreğin kapısın
Yine hüzünlü bir şarkının Namelerine boyandı akşamüstü Yokluğun cana yetti gülüm Sayende bir seven, hayata küstü Yine sensiz kedere büründü Güneş yaslı battı akşamüstü Tek tesellim, hayalin gözlerimde Bir selamın, bir çift sözün ayaküstü Yine sensiz, sessiz bir hıçkırık ile İçin için ağladı akşamüstü Bir ümit ile bir mecnun yarattın da Bıraktın beni bu aşk yolunda yüzüstü... ALLAH KORKUSU Gelir insana her kötülük Allah korkusu olmayandan Allah korusun kulunu, böyle insandan Gece olup, başını yastığa koyduğunda Eyvah! Ben bugün ne yaptım, demiyorsan Bir sızı, bir ağırlık olmuyorsa vicdanında Uyuyup kalıyorsan, tatlı bir uykunun kollarında Daha ne ister ki insan, bundan başka Daha ne ister gönül Allah sevgisi ile düşmekten gayrı aşka Adın kötüye çıkmadan Bir kalp kırmadan Bir cana kıymadan Gelmiş vakit saat, gidiyorsan bu dünyadan Ve Tüm eller açılıp ta "iyi bilirdik, hakkımız helal olsun" Diyorlarsa ardından Daha ne istensin bir kuldan Daha ne beklensin bir insandan İnsanı korur kötüden, kötülükten Allah korkusu Şerefiyle, onuruyla yaşatır ar duygusu Çölde kalırsan anlarsın Bir ton altından kıymetlidir o an, bir damla su Giderken şu dünyadan, bir bak ardına Geride bıraktığın servetine, malına Dön de bir bak ardına Onları kazanmak için neler harcadın Ne kalpler kırdın, kimleri ezdin geçtin belki de Şimdi bir bak, ne aldın da yanına Ne götürüyorsun oraya Hani şu yürekte sevgi Hani şu yürekte huzur var ya Senin için bir kalp atmaya Senin için bir göz ağlamaya Devam ediyorsa, bundan güzel daha ne olsun Belki de çok geç değildir, inan Yüreğinde Allah korkusunu taşıyorsan Ve tövbe ediyorsan, günahına, yanlışına Doğru kulu, doğru yolu bulursun Hani şu yürekte sevgi Hani şu yürekte huzur var ya Bir tatsan, bir tanısan İnan bir ömür tiryakisi olursun… Gürsel İleri ALLAH VAR OĞLUM Canım Oğlum, İsmet Alp İLERİ'ye... Bu dünyada kalan Giderken her şeyi yanına alan yok oğlum Ama Allahsızlar, vicdansızlar çok oğlum Çalanlar, çırpanlar Tüyü bitmedik yetim hakkı yiyenler Çok Çok oğlum Gün gelip, her yapılanın Hesabı sorulacak oğlum Bu dünyada yalan dolan çok oğlum Ama üzülme Hiç merak etme Gün olacak Mutlaka hesap sorulacak oğlum İnsanım diyen Sözünde duracak oğlum Adam gibi adam olacak Sözünde duracak Korkma Ne çıktıysa bu ağızdan Baban sözünü tutacak oğlum Sabır gerek Ve Sonra mücadele etmek Olmaz ki hazır beklemek İnsan önce savaşacak Sonra Yaradana sığınacak oğlum Hayat bir savaş Hayat düşe kalka, bata çıka Hayat kimine ipek halılar Kimine mayın döşeli bir yol Neler çıkacak bu yolda karşına Ah! Ne insanlar, ne vicdansızlar Ne Allahsızlar Kimisinin eli yağda olacak Kimisinin balda Kimi yolcu, kimi hancı dünya denen bu handa Korkma İnan Allah var oğlum Hepsinin Herkesin gideceği yer aynı sonunda Yitirme sakın cesaretini Olsan da en umutsuz anda Bekle Tutun hayatın kollarına Umudun olsun yarınlarda Belki çok şey de İnan her şey değil para da Azrail rüşvet yemiyor Silinip gidiyor Ne makamlar, ne saltanatlar Sahipsiz kalıyor Ne saraylar, ne yatlar, ne katlar Yaşamak var ya oğlum Onurunla, şerefinle Bir de sevgi ektiysen yüreklere Bir Yunus'u düşün, Mevlana'yı, Pir Sultanı Bir de sevgi ektiysen onlar gibi yüreklere Silinmiyor asla adın, çağlar, asırlar Merak etme Korkma Allah var oğlum, Allah var... AN OLUR (DOKUNMAYIN) An olur, sukut bile suskunluğa Gömülür An olur, ben bile umutsuzluğa Düşerim Ağlıyorsam kınamayın İçiyorsam hor bakmayın Yalvarırım Dokunmayın, dokunmayın Bırakın beni kendi halime Hatalarım vardı bağışlanacak Bağışlamadan gitti Duygularım vardı anlatılacak Duyamadan gitti An olur, en büyük sevgiler Biter An olur, en güzel hayaller Söner Ağlıyorsam küçümsemeyin İçiyorsam hor görmeyin N'olur Dokunmayın, dokunmayın Bırakın beni kendi halime… Gürsel İleri ANAM Yücelir Yükselir ulu ulu Sana minnetim Ah! Anam Nasıl Nasıl da bir zaman Sana nankörlük ettim Dönüp arkamı emeklerine Boş verip, o güzel sözlerine Bir yanlış yola gittim Büyüklük derler ya, işte bu Sen hep affettin Yücelir Yükselir ulu ulu Sana minnetim Ah! Anam Ne zaman kaldıysam Dertlerin elinde yetim Yine Yine başucumda hep sen bittin Yücelir anam Yükselir ulu ulu Sana minnetim… ANAR SENİ Gam yükün yüklenip Akşam olup, efkâr basınca Deli gönlüm dertlenip Anar seni, anar Aşktır bu, düşmeyen ne bilsin Eller isterse gülüp geçsin Yeter ki sende birazcık sevesin Kanar yüreğimde yaram, kanar Daha vakit tez, nedir bu hüzün Kıvılcımın parlayacağı zamandır Gözlerimde canlanır güzel yüzün Arar seni gönlüm, arar... ANASINA BAK KIZINI AL Anasına bak, dediler, kızını al Onlar da insan sevecek göz mü var Ah dostlar ah! Sevenin gözü kör olur göremez Önünde dursa da sıra dağlar gibi doğrular Baldan tatlı gelir yalanlar O boş, bomboş umutlar Dinlemedim dostlarımı, dinlemedim Düştüm bir hayırsızın ardına Kapılıp o sahte sevdasına Tuttum bir yol dönmedim, dönemedim Belki de ben ağlamayı hak ettim Ama sevmekti tek suçum Sevmek Sevmeyi bilmeyeni Öyle kalpsiz, duygusuz, onursuz birini Nasıl da kanmıştım Gerçek sanmıştım o yalan sözlerini Gözlerimin içine baka baka Bire bin kata kata Nasıl da sevdirmişti bana kendini Yalanlarını ata ata Yanmıştım ben anam, yanmıştım Vazgeç, demişti dostlarım, inanmamıştım Anasına bak, kızını al Onlar da insan sevecek göz mü var Bağrına basıp ta, dersen yar Yarın karşına zehirli yılan olur çıkar Gerçekten de öyle oldu Vay anam vay Yazık bu seven kalbe, bu akılsız başa Bilmem alıp ta vursam hangi taşa Ah dostlarım ah! Sizi nasıl da dinlemedim Ne diye sevdim, ne diye Bağrıma taş basmalıydım Sevmek yok deyip, susmalıydım Kendimi değil, ben onu unutmalıydım Hep söylediler, vazgeç dediler Yar olmaz ondan Anasına bak kızını al Onlar da insan sevecek göz mü var Bağrına basıp ta dersen yar Yarın karşına zehirli yılan olur da çıkar Ah dostlar ah! Ne de doğru Ne de doğru konuşmuşlar... ANLADIM Bazı şeyler vardır ki hayatta, öylesine ani Sen ve seni sevmek gibi yani Ve anlamak bunu Hani sıcağı sıcağına anlamazsın ya Bir yaranın acısını Bir mermi deler de geçer Sonradan fark edersin akan kanı, sızısını Yokluğunda daha çok anladım Hayatımdaki anlamını Nasıl özledim bilemezsin, o bakışlarını Hiçbir şey vermedi bu yüreğe o sıcaklığı Nasıl özledim bilemezsin Ceylan gözlüm, o bakışlarını Sen gittikten sonra anladım Bu yüreğe nasıl yazıldığını Silemem Unutamam seni Geleceğim, diye verdiğin sözlerde durmasan da Ardına kadar açık, yalnız sana Şu gönül kapısından girip, kalmasan da Silemem Unutamam ben seni Vazgeçemem senden Aşığım Aşık olmuşum meğer, küçüğüm ben sana Hani sıcağı sıcağına anlamazsın ya Bir yaranın acısını Bir mermi deler de geçer Sonradan fark edersin akan kanı, sızısını İşte bu böyle Aşık olmuşum meğer, bebeğim ben sana Düşünemiyorum, sensizliğin sonrasını... ANLAT BE ALİ Anlat be dostum Ali! İnsanları daha tanımadığım belli Anlat bana şu insanları dostum, anlat Ne yapsam, vazgeçemiyorum, sevmekten Kurtulamadım, aşk ile çarpan şu yürekten Anlat be Ali anlat! Suç mu sevmek gerçekten Ne kara günler gördüm ben, ne acılar Bir başıma yaşadım, aylar, yıllar İyi günde çoktur dostlar İnsanı çok severler Ah be Ali! Düşmeye gör, bırakır gider şerefsizler Ama göğsümüzü germek kalır bize yine, gururla Övünürüz, şahlanırız, yıkılmadığımız acılarla Anlat be dostum Ali Bugünlere geldim ne zorluklarla Kalbimdeki her acı Alnımdaki her çizgi Bir madalyadır, hayattaki savaşlarla Anlat be dostum Ali İnsan sevince en büyük yanlışı mı yapıyor sence Ah be dostum Ali ah! Oysa sevmek en güzel, en hoş duygu bence Canım dostum, Ali'm Nefretten vazgeçelim, gel yine sevelim Anlat demiyorum bak aşkı, sevgiyi Onlar anlatılmaz, yürekte yaşanır Sevdiğin yanın da olmasa da Ömür boyu aranır İnsanın bir dert ortağı, sırdaşı Kalbinde biri olmalı Yoksa bu hayata nasıl katlanır Anlat be dostum Ali anlat Sevmeyi ben biliyorum Sen bana insanları anlat İkiyüzlüleri, yalancıları anlat Benim yüreğim sevgi dolu Sen bana vicdansızları anlat Madem, çok insanlar gördüm, diyorsun Madem ki biliyorsun Anlat be dostum Anlat be Ali anlat... APTAL Hatırlamıyorum, neden çıkmıştı Kalplerimiz bir hiç yüzünden kırılmıştı O sebepsiz kavgamızın üstünden Bilemiyorum, ne kadar zaman geçmişti Okulun son günü, veda töreniydi Bir bitişin başlangıcı İçimde tarifsiz bir acı İtiraf edemesem de kendime Gözlerim onu arıyordu, belliydi Birden karşılaştık Sezdirmedim ama dünyalar benim oldu Öylece bakıştık Bir anda ne dargınlık kaldı ne kırgınlık Gülümsedik, tokalaştık Gözlerimi unuttum, gözlerinde Ellerimi unuttum, ellerinde Öylece kaldık, kalakaldık ayaküstünde Ah! Ben ne aptalmışım Onun kıymetini nasıl, nasıl da anlamamışım Şimdi soruyorum kendime Hep söz verdim de Neden ben onu hiç, hiç aramadım Telefonlar ederdi Seni özledim, sesini duymak istedim, derdi Konuşurduk dakikalar saatlere erişince Sözleşirdik buluşmaya, konuşmamız sona gelince Tutmazdım sözümü, tutmazdım Ben su katılmadık bir aptaldım Nede güzel gözleri vardı Hani siz hiç ceylan gördünüz mü? Öyleydi işte, çok güzeldi gözleri Hele bir saçları vardı Omuzlardan bellere dalga dalga salınan, akan Birde boyun büküşü vardı, içimi yakan Ben oldum ya İnanamıyorum, ben oldum onu yüzüstü bırakan Ben aptal, bir aptaldım Bunu çok, çok iyi anladım Arardı beni hep, yalancısın, derdi Vefasızsın, derdi, sitem ederdi Ne yalancısı, ne vefasızı Ben bir aptaldım Kafasızdım, kafasız Ah ulan! Kaybedilir miydi öyle kız Kaybettim ya ben onu Bunu da başardım Ben tam bir aptaldım… ASLA ASLA Umuda gebedir, çaresizliğin sancısı Mümkün mü Umutsuz insanın yaşaması Bir gün gelir, nedenler takılır aklına Bir sebep ararsın, her olup bitene İçlenir, kırılırsın terk edip, giden sevdiğine Boyun büker susarsın, yine gömersin derdini içine Sevmem deme sakın, yeminler etme Asla asla, diyerek büyük sözler söyleme Boş ver diyenlere, yalan tesellilere inanma Sakın, asla "asla" sözünü kullanma Bir gün gelir, gönül yaraların kapanır Ellerin derman bulur, yeni umutlara uzanır İnsanoğlu, an gelir söylediği sözden utanır Asla deyip te yeminler etme Asla çok uzun zamandır, inan Beklemekle tükenmez Yüreğine bir ateş düşer Hiçbir şey söndüremez Sevmek güzeldir, asla "asla" deme İnsanı yaşatan ümitlerdir, duygularını yitirme Bir vefasız yüzünden hayata, aşka küsme Sakın dostum, asla "asla" deme…
Yürüsem, şu uzayıp giden yolda Bıkmadan, usanmadan Varırım belki sonsuzluğa Kim bilir, belki de sana Yürüsem Hiç yorulmadan Acıkmadan Yağan şu yağmurda ıslanmadan Ben bir damla Dertler umman Nerede ya Nerede o derman... ACIMASIZ UMUTLAR Yıllarımı çaldınız umutlar Beklettiniz, beklettiniz Hep beklettiniz Beni sevdiğimden ettiniz Hayırsız umutlar Vefasız umutlar İnsafsız umutlar Yalancı umutlar Ömrümü çaldınız benden Sabrımı tükettiniz Beklettiniz, beklettiniz Beklete beklete, kahrettiniz Beni sevdiğimden ettiniz Acımasız umutlar Merhametsiz umutlar Hayırsız umutlar Vefasız umutlar& ADINI YAZDIM Adını yazdım şiirlerime Güzel yüzünü süs yaptım düşlerime Adını yazdım kalbime Adını yazdım kaderime Meçhul yol şu gittiğimiz Meçhul şu yarınlar Kaybetmekte var ya seni Özleyip sevgini Ömür boyu yaşatmak hasretini Kolay değil bu sevdiğim Adını yazdım kaderime Adını yazdım kalbime Adını yazdım şarkılarıma Adını yazdım umutlarıma... AĞLA Gör bak, bir gün senin de umudun tükenecek Beklemek neymiş Sabır nasıl bitermiş İnsan nasıl tükenirmiş Gör bak, bir gün sen de öğreneceksin Ağla işte o an ağla Beni hatırla Beni hatırladıkça ağla Mutluluk olur muymuş ayrılıkla, anla Ağla işte o an ağla Bizi birbirimizden koparan yıllara Bizi birbirimizden ayıran yollara Bizi yüreğimizden vuran acılara Ağla bir tanem ağla Beni ağlattığını hatırladıkça ağla Gör bak, bir gün senin de umudun tükenecek Beklemek neymiş Sabır nasıl bitermiş İnsan nasıl severmiş göreceksin Yalnızlığı, pişmanlığı tanıyacaksın Beni Beni işte o zaman anlayacaksın... ACILAR NE KADAR DÖKÜLEBİLİRSE KAĞIDA Şu acılar var ya Ya susup kahrolmak, içine atmak, ya anlatmak, paylaşmak Ya da yazmak gerekiyor İçine gömsen olmuyor Her fırsatta hortluyor Her zaman da anlatacak bir dost bulunmuyor Yine sonunda yazmak kalıyor Acılar ne kadar dökülebilirse kâğıda İşte benim şiirlerimde O acılar saklı mısralarımda Döküyorum yüreğimi Acılar ne kadar dökülebilirse kâğıda Acıyor içim Acılar yağıyor sicim sicim Sen anlat bu hissi kalemim Okur belki biri bir gün Anlar bir gün biri, beni o satırlarda Döküyorum içimi Acılar ne kadar dökülebilirse kâğıda... AĞLAYAMADIM Yaş doldu gözüm Ağlayamadım, ağlayamadım Asıldı yine yüzüm Uykumla vedalaşıp, bu gece Düşündüm maziyi Düşünmek olsa da işkence Düşündüm anılarımı Gözlerim kıskandı gözyaşlarımı Ağlamak istedim, ağlayamadım Sordum sabaha dek, bin defa Yüz bin defa Bunca acı, bunca kahır neden Ne olurdu olmasaydı bu dertler Anlayamadım, anlayamadım Ağlamak istedim, ağlayamadım Bekledim, bekledim doğacak günü "sana yıkılmak yakışmaz" dedim Uçurumun kenarına geldim, düşmedim Ah bir de bu gece ağlayabilseydim Şu kederi, acıyı yüreğimden sökebilseydim İçimde hüznüm Birbiriyle kavgalı, dünüm ile bugünüm Yaş doldu, doldu taştı da gözüm Ağlayamadım, ağlayamadım… AH BU RAMAZANLAR Ah! Bu ramazanlar İbadetten öte Öyle yer etmiş ki yürekte Ah! Bu ramazanlar Bir adım daha yaklaşır, yaradana Akşam olur koşar, yuvasına Koşar, orucunu bozmak için, insanlar Ne hoş, ne anlamlı Bir başkadır, ramazan da akşamlar Ayak sesleri çekilir, bir bir Akşam olur, koşar yuvasına, insanlar Bomboş sokakların, sessizliğinden Şu yolların tenhalığından, sükuttan mı Garip bir huzur çöker üstüme Hele bir de rastladıysa ramazan Bu yıl olduğu gibi, Eylül'e Özlenir, anılır O eski ramazanlar, tatlı bir hüzünle Ah! Bu ramazanlar Yıllar geçmiş, saça düşmüşse aklar Nasıl da yüreği dağlar Çocuklukta kalmış anılar Gecenin bir vakti, o davulun sesi Akla gelir İftar topu Ramazan pidesi Her çocuk yüreğin, bir anneanne, bir babaannesi Hasret olur, süzülür gözlerden, yıllar öncesi Böler gecenin karasını, ramazan davulunun sesi Ah! Bu ramazanlar Yıllar alır, götürür çok değeri İnsanoğlu, anladığında Bir daha onların gelmeyeceğini geri Yaşar yüreğinde, hasretle o eski günleri Nerede Ah! O eski ramazanlar Babam rahmete kalmamış Anam böyle yaşlanmamıştı Dedem bile hayattaydı Her şey nasıl da farklıydı Ah! Şimdi nerede kaldı o eski ramazanlar Kayboldu gitti, o eski tatlar Yüreğim özlemle çarpıyor, ağlıyor anılar Ah! Bu ramazanlar... AKŞAM OLMAK ÜZERE Akşam olmak üzere Gün kavuşuyor, usul usul Kuşlar yuvalarına uçuştu Karıncalar çekildi yerden Bir sayfayı daha kopardık Ömür denen takvimden Hiç düşünüyor muyuz acaba Bugün Yarın için ne ektik Yoksa koca bir günü Ömürden boşuna mı eksilttik Akşam olmak üzere Tatlı bir yorgunluk sardı bedeni Diliyorum Allahımdan, unutma sakın Her akşam, her akşam düşün beni Akşam olmak üzere Yolcular yoluna koyuldu Haydi hoşçakalın, ağaçlarım, çiçeklerim Allaha emanet olun Yarın görüşürüz Gel kardeş Bir parça mutluluk var avucumda İstersen bölüşürüz Mutluluklar bölüştükçe büyür Sevgiyle bakmasını Kaybetmeden kıymet bilmesini Ve şükretmesini bilirsen Yüreğimizde daha neler neler büyütürüz Haydi hoşça kal Akşam olmak üzere Anam şimdi bakar yollarıma Her akşam aynı taze özlem Benim duyduğum gibi oğluma…
Mazi oldu, o en son ayrılık anı Yıllar var ki unuttum avuçlarımda Bir elin sıcaklığını Ey yüreğim duyan olmuyor feryadını Geçti mi dersin sevda zamanı Ne sevdalara kapıldım da Görmedim ben, o siyah gözler gibi bakanı Ey yüreğim, ne çok sevdin sen, beni yakanı Olmaz, diyor ya, herkes bu sevdaya Geçti mi dersin sevda zamanı Böyle sevmek Ve o, bir daha, bir ömür yok demek Umudu kesip, bunu kabullenmek Bu ne hale koyar insanı Dert verip, arama, der gibi dermanı Yazdı mı dersin, kahpe felek, ayrılık fermanı Geçti mi dersin sevda zamanı Söyle Ey yüreğim, söyle biter mi bu öykü Siler o kara gözler hayalimi Unutur mu beni Biçti mi dersin, zalim kader Bu sevdaya kefeni
BÖYLE GİTME...
ARKADAŞIM YUSUF
Dememe gerek kalmadı |
|
Son Güncelleme ( Çarşamba, 24 Aralık 2008 ) |